Modern Müzecilik anlayışında müzelerin değişik açılardan toplum için önem taşıdıkları görülmektedir. Her ulus geride bıraktığı yaşantısını yetişen yeni kuşağa tanıtmak, milli benliklerini geçmişten aldıkları güçle sürdürebilecekleri için atalarının oluşturdukları uygarlıkları tanımak ve tanıtmak arzusundadır. Bu açıdan modern müzecilikte müzeler, milli kültür açısından toplum için büyük önem taşımaktadırlar. Müzelerin,  kültürümüzün sahiplenilmesi ve gelecek nesillere aktarılması gibi önemli bir misyonları olduğu için, müzeler birer gerekliliktir.

Ülkeler, sahip olduğu değerleri koruyup bu değerleri dünya insanlığına sunabildiği ölçüde çekim merkezi haline gelir. Kültürlerin beklediği büyük buluşmaya ev sahipliği yapan tarih-koruma bilinci ve estetik kaygılar oluşturan ve geçmiş ile gelecek arasında köprü vazifesi gören müzeler, kentlerin tarihi kültürel mirasını barındıran hazineleridir.  İnsanlar kendini tanımaya, dününü merak etmeye başladıkça, kültür turizmi son yıllarda ivme kazanmıştır.

1884 yılında kurulması ile öne çıkan Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası, bugün de adına yakışır bir sorumlulukla, Trabzon’un köklü tarihine ışık tutacak bir projeye adım atmayı amaçlamaktadır. 4000 yıllık bir tarihe sahip olmakla beraber, İpek Yolu’nda bulunan kadim kentlerden bir olan Trabzon, Osmanlı ve Selçuklu dönemine ait, 16. ve 18. yüzyıl döneminden kalan, çoğunluğu Kur’an-ı Kerim, Fıkıh Kitapları, İcazetname, Risaleler, gibi çeşitli kaplardan oluşan El Yazmaları, Hat Levhaları yanında Madeni Eserler, Gümüş ve İslemeli Hokka ve Divitlerden oluşan tarihi bir koleksiyonu koruma altına almıştır. Bu koleksiyon yalnızca Trabzon için değil, ayrıca bulunduğu bölge için de büyük önem taşımaktadır.